SON DAKİKA

prouzman.com

Resmin büyük halini görmek için tıklayın

06 Kasım 2025 - 13:58 'de eklendi ve kez görüntülendi.
HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.

öyde ailemle yaşıyorum 35 yaşıma geldim

O geceyi hiç unutamam. Gelinliğimi çıkarmış, yatağın kenarına oturmuştum. Kalbim deli gibi atıyordu. Muhtar az bekle demişti, ben de sessizce başımı eğip “tamam” demiştim. Odada bir tek kandilin ışığı vardı. Sonra kapı hafifçe aralandı. Sandım ki muhtar geldi… ama değildi.
İlk karısı, Zeynep Hanım girdi içeri.

Bir an nefesim kesildi. Gözleriyle etrafı süzdü, sonra bana baktı. O bakışta ne kıskançlık vardı, ne de öfke… sadece yorgunluk. Yılların ağırlığı gibiydi üzerinde.
Elinde bir tespih tutuyordu, parmakları titriyordu.
“Şerife,” dedi yavaşça, “Biliyorum bu gece senin gecen, ama konuşmadan edemeyeceğim.”

O an ne diyeceğimi bilemedim. Başımı önüne eğdim, sadece dinledim.
“Ben muhtarı çok sevdim,” dedi. “Gençliğimi ona verdim, elimde avucumda hiçbir şey yokken onunla evlendim. Onunla birlikte aç da kaldım, zengin de oldum. Ama yıllar geçtikçe bir şeyler değişti. Gözleri artık bana değil, sana bakmaya başladı.”

İçimden bir ürperti geçti. Ne diyebilirdim ki? Ben de bu evliliğe isteyerek girmemiştim tam anlamıyla. Annemin, “kızım hiç değilse rahat edersin” sözleri kulaklarımda çınladı.

Zeynep Hanım bir adım daha yaklaştı.
“Gidecek yerim yok,” dedi. “Bu köyde herkes beni onun karısı bilir. Şimdi sen geldin, gençsin, güzelsin… Kader buymuş demekten başka elimden ne gelir ki? Ama bil istedim, ben bu evde nefretle değil, sabırla kalacağım. Sana da kötü bir gözle bakmam. Sadece… beni anla.”

O an boğazım düğümlendi. “Ben seni incitmek istemedim,” diyebildim zorla.
“Biliyorum kızım,” dedi. “Kader bazen insanın önüne yol koyar, o da yürümek zorunda kalır.”

Sonra sustuk. Kandilin ışığı ikimizin gölgesini duvara vuruyordu. O gölgelerde ben gençliğimi, onda da yılların emeğini gördüm.
Kapıya yöneldi, çıkmadan önce bir kez daha bana baktı.
“Allah yardımcın olsun Şerife. İyi kızsın sen, bunu anladım.” dedi ve gitti.

Kapı kapandığında içimde garip bir sessizlik kaldı. Gelin odasında yalnızdım, ama sanki bir ömürlük yük kalmıştı üstüme. O an anladım ki, bazen evlilik bir mutluluk değil, iki kadının sessizce paylaştığı bir kaderdi.

POPÜLER FOTO GALERİLER
SON DAKİKA HABERLERİ
SON DAKİKA